2008 yapımı kara mizah filmi In Bruges ile
dikkatleri çeken yönetmen ve senarist Martin McDonagh’ın son filmi
Seven Psychopaths, benim gibi sevenlerini epey bir heyecanlandırmış olmalı. Yönetmenin bu filminin de baş rolünü İrlandalı oyuncu Colin Farrell’ın oynaması sevincimi ikiye katladı.
Yedi tane psikopatın yer aldığı bir senaryo
yazması gereken Marty karakterleri bulmakta sorun yaşamaktadır. Hollywood klişelerine benzemeyen, sevgi ve barış içinde yaşayan psikopatlar yaratmaya çalışan Marty'nin durumu pek parlak değildir. Marty durumun farkında olan en yakın arkadaşı Billy'nin (Sam Rockwell) yardım tekliflerini kabul etmez. Köpekleri kaçırıp sahiplerinden ödül parası koparmak gibi ufak
tefek yasadışı işler ile geçinen Billy ve arkadaşı Hans (Christopher Walken),
bir mafya babasına ait olan Shih Tzu cinsi köpeği kaçırınca işler karışır. Köpeğin
sahibi Charles Costello (Woody Harrelson) ve adamları bu üçlünün peşine
düşerler. Senaryoyu yazmakta güçlük çeken Marty hiç istemediği kadar psikopatın
içine düşmüştür. Mafya hesaplaşmasına dönüşen filmin nasıl biteceğine kafa
yormak kalmıştır sadece, Billy ve Hans bu konuda da oldukça yardımcıdırlar.
Seven psychopats, In Bruges gibi ince zevki
olan bir kara mizah örneği olamasa da gevezelikleri ve kanlı vurulma sahneleri
ile McDonagh’ın tarzını yansıtıyor. Kalabalık bir kadro ve hikaye içinde geçen
hikayeler ile zor bir senaryonun altından ustalıkla kalkılmış olduğunu düşünüyorum.Yönetmenin 2004
yılında en iyi kısa film Oscarı'nı alan filmi Six Shooter’ı da en yakın zamanda
izlemeyi planlıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder